27 Haziran 2010 Pazar

VAVİEN

Geçen haftanın yorgunluğunu bol uyuyarak hafiflettim.Cumartesi kendime geldiğimde saat 13 olmuştu.Annemleri aradım ,cuma günü Denizliye geçeceklerdi.Minik Oğul'u görmüşler,keşke ben de gitseydim merak ediyorum miniğin şimdiki hallerini.Spora gitmeyeli de 1 ay olmuş,tembellik mi desem ne desem son aşamada.Hülya yı ayartayım birlikte gidelim dedim ama o da temizlik yapıyormuş sonra da kardeşi gelecekmiş.Neyse ben de kalktım güzel bir çay demleyip kahvaltı keyfi yaptım.Sonra da film izlemeye karar verdim.Elimde baya bir stok var izlemediğim,Vavien i izlemeye karar verdim.Uzun süredir merak ettiğim bir filmdi.Oyuncular Settar Tanrıöğen,İlker Aksum,Serra Yılmaz,Engin Günaydın ve Binnur Kaya.Vavien,elektrikle ilgili bir kelimeymiş,hani dubleks ev merdivenlerinde alt katta merdiven ışığını yakarsınız,yukarı çıkınca da orda bulunan düğme ile kapatırsınız ,işte bu sistemin adıymış Vavien.Film de kişilerin zihinlerinde oluşan gelgitleri de ifade ediyor aynı zamanda.Hikaye Taşrada geçiyor,Engin Günaydın ve Binnur Kaya karı koca rolündeler,kadının beklentileri erkeğin bıkkınlıkları,Samsun da bulunan pavyona kaçışlar,yalanlar,kıskançlıklar ve sonunda bir cinayet denemesi ile gelişen olayların film sonunda mutlu bir sona bağlanması ,oyuncular muhteşem.Yeşilçam ödüllerinde en iyi müzik,en iyi kadın oyuncu ve en iyi senaryo ödüllerini almış bir film.İzlemeye değer.Film sonrası spor merkezine attım kendimi 1 saat spor ardından da 1 saat yüzme,çok yoruldum ama içim rahatladı doğrusu.

25 Haziran 2010 Cuma

Baba Beni Maziye götür

Beyaz'ın programını izliyorum,İzel yeni şarkısını söyledi.Baba beni maziye götür,sözler çok güzel,Beyaz ın da dediği gibi sanki hepimiz o eski günleri,o eski aşkları,eski aile yapılarını özlüyoruz.Gözlerimin dolmasına engel olamadım,bir yanda üzülmeye korkuyorum,üzülmemem lazım,bu ruhsal durumla nasıl olur bilmiyorum.Çok yorgunum uzaklaşmak istiyorum,bir süre kendimle zaman geçirmek istiyorum.Çevremde az insan olsun,az konuşulsun,kitaplarımı alayım okuyayım,okuyayım,çıkayım yürüyeyim,yorulana kadar devam edeyim.Evime döneyim koltuğuma kıvrılıp uyuyayım,uyanayım tekrar gözlerimi kapatıp dalayım,gündüz geceye karışsın istiyorum.

2 Haziran 2010 Çarşamba

HASANKEYF




Hasankeyf bu geziyi öğrendiğimde göreceğim için büyük heyecan duyduğum yerlerden biriydi.Kalıntıların ağırlıklı olarak Eyyübiler zamanından kaldığı biliniyor,(14.yy)Ilıca Barajının faaliyete geçmesi durumunda bu tarihi şehir sular altında kalacak.Umarım buna bir çözüm bulunur ve daha çok uzun yıllar bu tarihi dokuyu koruyabiliriz.2000 yılından bu yana sular altında kalacak eserleri kurtarma kazıları yapılıyor.Yörede halen umutlar bitmiş değil,Hasankeyf in korunması için bizde imzamızı attık.