28 Aralık 2008 Pazar

VICTOR LEVI ŞARAP EVİ

Sevgili dostum geldi,benim de keyfim yerine geldi,her şeyi yapabilirim sanki,düne kadar öylesine bıkkınken:)Bu akşam çok güzel geçti,Pınar,Edward,Zeynep,David Müjde ve ben Victor Levi Kadıköy'e gittik,daha önce yazın gitmiştim,bahçesinde oturmuştuk,yediklerimden pek mutlu olmamıştım ama bu sefer her şey çok iyiydi,sakin bir ortamdı,yediklerimiz ve servis hoşuma gitti,karides güveci son derece lezzetli yapmışlardı,dün tüm gün çalışmıştım,bir yandan da grip olmuşum tüm günü yatakta geçirdim,bu akşam bana ilaç gibi geldi,sevdiğim insanlarla olmak ruhumu ısıtıyor.Antibiyotik kullandığım için pek bir şey içemedim ama az bir şey vişne şarabı tattım,ben tatlı şarap sevmiyorum bunu bir kere daha anladım,ama değişik bir tat denemiş oldum.Sonrasında da cadde de Benzin de oturduk muhabbete.Salı günü moğol restoranına gitmeyi planladık sonrasında da yılbaşı programımız var.Tadını çıkarmak niyetindeyim.2009 da her şey daha iyi olsun istiyorum,istemekten vazgeçmemek bıkmamak lazım bunu biliyorum,yılmamak gerektiğini de ama bazen gücüm tükeniyor,toparlanmak yeni yılla birlikte tazelemek,tazelenmek lazım.

20 Aralık 2008 Cumartesi

SON ADA


Tatilde Zülfü Livaneli'nin yeni kitabını okudum,SON ADA,Didem den aldım kitabı,anlatımı çok akıcı,elimden bırakmak istemedim,merak ettim neler olacağını,olaylar dış dünyadan kendisini soyutlamış,güzel bir adada bir grup insanın başından geçiyor,darbeci bir başkan bu adaya yerleşmeye karar veriyor ve herkesin yaşamını ki buna adada yaşayan martılarda dahil değiştiriyor ve hiçbir şey eskisi gibi olmuyor,insanların ihtirasları ile neleri yok edebileceğini görmek son derece üzücü,Türkiye'nin hikayesi ile ortak noktalar bulmamak,düşünmemek mümkün değil.Gidiş yolunda okumaya başladığım Son Adayı Aydın da ağbim evde çalışırken ,çay demleyerek ona eşlik ettiğim akşam bitirdim ve bir başka kitaba ve yazara yolculuk başladı.

TATİL



Bu bayram da son anda aileye katılmayı başardım.Her zamanki gibi geç alınan bilet macerası ve bayram sabahı Aydın'a ulaşma sözkonusu oldu:))İlk günü Aydın'da geçirdik,sonra Denizli'ye geçtik,Denizli'de yeğenim bizi yemeğe aldı,tüm aile birlikte bayram yemeği yedik,cadım öyle güzel hazırlanmıştı ki yediklerimden sonra masadan kalkmak çok zor geldi,çok özenmişti,çok gurur duydum onunla,o gece ağbimlerle ben de Gamze de kaldım ,sabah kahvaltısında da muhteşem bir menemen yedim,her ne kadar tarifi vermek istemese de gözlemlerim neticesinde olayı çözdüm diyebilirim:))sıra denemeye geldi,minik Berk gene Bora ağbisinin peşindeydi,bu bayramın en güzel yanlarından biri de yıllardır görmediğim lise arkadaşımla buluşmam oldu,Denizli de eşiyle gelip beni aldılar,iki kızı var,bir ona bir kızlarına baktım insan yılların böylesine çabuk geçmiş olmasına inanamıyor,eski günlerden konuştuk,unuttuğumuz hatıraları birbirimize hatırlattık,dostluk nasıl bir şey,konuşamasan da ,yıllar geçse de birbirini görünce sarmaş dolaş olmak,her şeyi konuşabileceğini hissetmek,paylaştığın gençlik hayallerini hatırlamak ne kadar özel.