15 Ağustos 2020 Cumartesi

15/08/2020 CUMARTESİ

 Merhaba ,

Cumartesi klasiğim olarak saat 10.30 da uyandım ,Görkemli Hatıralar ,Serhan Asker 'in hazırladığı programı keyifle izliyorum.Bugün Bülent Ecevit ,Kamer Genç 'i andı programı ile ,Nebil Özgentürk sanki tüm güzel insanlar için belgesel çekmiş ,Bülent Ecevit için hazırladığından sahneler  izledik .

Bülent Ecevit'i ayrı severim ,son dönemde yaşadıkları beni çok üzmüştü ,eşi ile olan ilişkisi ,gerçekten halk adamı olması ,dürüst siyasetçiliği ,Kıbrıs Barış Harekatı ,çok okuması ,tasavvufa olan ilgisi konuşuldu .Pülümür ile ilgili bilgiler paylaşıldı,kendi sesinden şiirlerini dinledim ,çok duygulandım.Bülent Ecevit bana babamı hatırlatır neden bilmiyorum .O yüzden de değer veririm ayrıca.

PÜLÜMÜR'ÜN YAŞSIZ KADINI 

Pülümürün bir dağ köyünde gördüm onu
yaşını sordum bir giz gibi güldü
kimi seksen dedi köylülerden kimi yüz
yüzüne baktım bir giz gibi güldü

bir asa vardı elinde
bir solmuş kırallığın
kadifeden harmanisi üzerinde
bir hititliydi o bir selçukluydu
bir ermeniydi bir kürttü
bir türk

yaşını sordum bir giz gibi güldü
koluma girdi bir soylu kadınca
tozlu köy yolunda sürüyerek eteğini
beni tek gözlü sarayına götürdü
köy yapısı kulübesinin

zamanı onda yitirdim ben
yitik zamanlara onda eriştim
en soylu yoksulluğun toprak döşeli sarayında
bir taç gibi kondu başıma Türkiyeliliğim.

Bülent Ecevit

Şiir atölyesi notlarımı derledim .Hatice ile teefonda sohbet ettik ,pek çok konuda koronada bana onunla paylaşımlarımız çok destek oluyor .

Sema ile görüştük ,Amin Maalouf Yolların Başlangıcı'nı önce o okumuştu ,tavsiyesi ile başladım keyifle okuyorum.O da Gülün Adı'nı okuyormuş .Ben de önümüzdekş günlerde okuyayım diye konuştuk,Nehir okumuş ve filminden daha çok beğendiğini söylemiş.

Nescafe içiyorum arada sade,öğrenciliğimde ki gibi.

Fikret Kızıltoprak dinliyorum eskisi gibi.Dünden Bugüne albümü,çok özlemişim.

Şiir atölyesi sonrası şiir okumalarına da başlamayı düşünüyorum ,çok ayrı kaldım.

Şiir atölyesinde Onur Hoca ,bize on kadar şiir verip ,bunlardan alacağımız birer dize ile şiir oluşturmamızı istedi.Benim şiirim,her ne kadar dizeler başka şairlere ait ama olsun:)

Unutulmuş bir masanın üstünde

Yaz kumlarında kurumuş yengeç ayakları ,
Yerinde kalsın istiyordum
Saçlarına karanfil gizleyen bir çocuk gibi .
Güz güneşi,yüzümüzü yakan 
Aklımda hep öyle kalmalısın 
Kül rengi tükenmeden önce ,ölünce 
Senin gözlerinin kaynağında yaşıyor 
Yanılsamalar denizindeki balıkçıların efsaneleri 
Gecenin yenik bahçesinde dolaştım,sarı bir yağmurda 


2 yorum:

Pinar dedi ki...

Canim kendini buldun yaradi sana bu emeklilik :) Keyfin bol olsun. Eskiye ozlem gozumden kacmadi :))

Kiyoki dedi ki...

Canım ,başladın mı blog yazmaya :)özlem daima var güzel günlere.Çok şükür zor günlerde kendime keyif alacak alanlar yaratıyorum.